Mesaj Panosu
Diyet, beslenme ve egzersiz başta olmak üzere her konuda...
-
bkyavas
15 June 2015 (12:34:50)Bu ara turşu, turşu suyu, şalgam suyu ben de yoğun tüketiyorum hatta biraz da abarttığımı düşünüyorum bazen (evde benden başka tüketen olmayınca).
Her şeyin fazlası zararlı, bunlarda durum nedir acaba?
@sarikadir cips konusuna gelmeyelim, 2015 yılının cipsini yeni yedim, 2016'da kısmetse artık :-).
-
bkyavas
15 June 2015 (12:30:05)@sarikadir "Zaten var" konusuna @heidi039ye verdiğim cevapta biraz değindim aslında. Bu konularda dikkatli olmak gerekiyor, kesinlikle katılıyorum, ben doğru/yanlış'tan çok bir çaresizliği ifade etmek istemiştim. "Karatay teyze"nin de içinde olduğu bir grubun yaptığı gibi, bulunamayacak, üretici açısından nesli tükenmiş gıdaları "bulacaksınız ve mutlaka yiyeceksiniz" demek çok kolay. Dedikleri yanlış değil, tercih olanağı olduğunda dikkate alınması mutlaka gerekli şeyler ama diyetlerin (beslenme düzeninin) kalıcı ve başarılı olabilmesi için uygulanabilir olması ilk şart naçizane kanımca. Spor da öyle. Diyeti ve sporu zorlaştırmamak, hele hele yokuşa sürüp de imkansız hale getirmemek lazım. Sonuçları çok ciddi yaralar açabiliyor çünkü.
Bu konuda olabildiğince sağlıklı beslenmek gerekiyor. Ama bazen total (topyekün) kar/zarar hesabı da yapabilmek gerekiyor. Hadi gelin de iş yerinde tüpü yakıp çorbanızı kaynatın mesela :-))).
-
eskiüye
15 June 2015 (11:54:12)@bkyavas gerek sizin ve gerekse diğer arkadaşlarımın daha önceki birçok yorumda dile getirdiğiniz gibi (son yorumunuzu bunun dışında tutuyorum), mümkün olduğunca sağlıklı ve düzenli beslenmenin önemine vurgu yapmıştık. "Zaten çevremizde ne kadar sağlıklı gıda var ki" türünden bir yaklaşımı sizin gibi akılcı ve araştırmacı birine hiç yakıştıramadım. :))) Ben doğruları yazayım da gerisi tabiki size kalmış.
Kendi adıma gazoz tarzı şekerli gazlı içecekleri yaklaşık 6-7 yıldır içmiyorum. Yerine sade maden suyu, şalgam suyu, turşu suyu, taze sıkılmış meyve suyu yada az miktarda %100 ibareli meyve suyu tüketiyorum. Cips ise çok çok az tüketiyorum. (hatta bazen 3 ay hiç yemediğim oluyor) Zaten bu gidişle sütü kendim alıp yoğurda ve peynire kadar bile kendim yapıcam. :)))
Yani özetle mümkün olduğu kadar doğal beslenmek gerekiyor. Ben öyle yapmaya gayret ediyorum. Bana göre sağlıklı yaşamanın 3 ayağı var;
1- Doğal gıdalarla beslen
2- Düzenli spor yap
3- Beynini rahat tut
-
bkyavas
15 June 2015 (11:04:23)@heidi Katılıyorum, bize öncelikli olarak zarar veren yapaylar "her gün tüketilen" şeyler, bu nedenle deterjanı falan da saydım. Ender tüketilenleri vücut bir şekilde dışarı atıyor, ancak hayat döngümüzün içine oturanlar ne kadar atarsanız atın, vücutta konaklamaları sürekli hale geliyor. Özellikle kansorejen veya kronik hastalık yaratıcı olanlar başı çekiyor. Aynı tür gıdaları sürekli tüketmek, vücudumuzun kendi detoks mekanizmalarına nefes aldırmamak önemli bir sorun. Bu nedenle tek düze zehir almak yerine zehirde de "çeşit yapmak" sanırım daha mantıklı (düz mantık, bunu araştırmadım).
Mutfağa fazla abur cubur sokmamak da mümkün olabilirse başvurulacak bir yöntem.
MSG duymuş muydunuz? Monosodyum Glutamat yani E621... Paketli satın aldığınız pek çok şeyin içinde var.
-
bkyavas
15 June 2015 (10:54:03)@sarikadir Bir doktor arkadaşım geçenlerde "yoğurt diye satın aldığın şeyin yoğurt ile ilgisi sınırlı" gibi bir şeyler dedi geçenlerde. Çorbanın içine koyduğunuz maddelerden birinden biri mutlaka yapay. Soluduğunuz havadaki kurşun, fosfor, tabakta kalan deterjan, plastik ambalajları saymıyorum bile. Maalesef biz bu dünyada yaşamak zorundayız.
-
eskiüye
15 June 2015 (01:49:43)@bkyavas ben işlem görmüş besinlere temkinli yaklaşma taraftarıyım. Keşke doğal yöntemlerle atalarımızın yaptıkları gibi yapılsa! Maalesef şimdiki gıdalarda antimikrobiyal maddeden tutun da, kıvam artırıcı dediklerine kadar içerisinde hiç yoksa 3-4 çeşit doğal olmayan katkı maddesi mevcut. Hazır çorbaları pek tavsiye etmiyorum. Kendiniz evde hazırlayın ve derin dondurucuya atın. İstediğiniz zaman 1 saat evvel çıkarın. İşte size hazır çorba. En doğrusu taze sebzeden yapmak ama madem zamanınız dar işte size öneri. Güneşte kurutulmuş sebzelerden satan yerler var. Yada yeriniz varsa kendiniz bile yapabilirsiniz. Örneğin ben acı biberi alıp kendim kuruttum ve robotta çekerek toz haline kendim getirdim. Size de benzerini tavsiye ederim...
-
bkyavas
14 June 2015 (22:22:52)Bugün platomu geçtim, düşüyorum, kutlama için bugün 0 kcal (ne alma ne verme) ödülü verdim. Bu yılki cips'imi yedim :-)
-
bkyavas
14 June 2015 (14:53:53)Mesela bugün çocuğun bisikletini tamire koyuldum, fark ettim ki saatler geçmiş ama ben hiç açlık duymamışım. Bazen bir hazır çorba da açlık krizini geçiştirmek için çok güzel. Zararı var mı bilmiyorum ama yararı o kadar fazla ki (kalorisine göre tok tutuculuk açısından) zararına katlanılabilir. Bildiğim kadarı ile bu çorbaları yine kurutulmuş gıdadan yapıyorlar içinde çok fazla E... yok.
-
bkyavas
14 June 2015 (14:50:36)@Heidi Pek çok şeyi bildiğinizi düşündüğüm için basitçe "şudur" diyemeyeceğim :-)) Ben oburluk krizi yaşamamak için GI'i yüksek şekerli/karbonhidratlı gıdalardan uzak duruyorum. Mutfaktan ve alışveriş mekanlarından uzak duruyorum. Zihni meşgul edecek bir şey bulursam açlığım aklıma geldiğinde saatler geçmiş oluyor. Eğer mümkün değilse o günlük genel sınırımı koyveriyorum, sadece kilo almamaya yönelik çalışıyorum :-(((.
Eğer fazla yediğim br günse o gün spor da yapmış olmaya özen gösteriyorum. Bir "Gece yiyicisi" olduğumdan hadi spor yapayım demek çok da mümkün olmuyor genellikle. Tabi "spor yaptım, bolca yiyeyim" moduna da girmemek lazıım.
-
bkyavas
13 June 2015 (22:00:05)@nisan81 Hepsinden yemeğe çalışmayın, kalorisi çok yüksek olmayanlardan tercih ederseniz zararı minimumda tutarsınız. Psikolojinizi hırpalamayın, canınızın çektiğinden yiyebilirsiniz sadece seçeneklerde az ve düşük kalorili yemeğe bakın, özellikle şekerli içeceklerden falan uzak durun derim. İki kilo yaklaşık 16,000 kcal yapar, bir günde yemekten patlasanız dahi geri almazsınız :-) Ama bu yapılanı bundan sonra 2-3 haftadan önce asla tekrar yapmayın derim.
-
bkyavas
13 June 2015 (15:22:31)Zayıflamada ve zayıf kalmada sporu "doğru" yapmanın etkisi çok büyük. Bu da kişiye göre değişmekle beraber, 50 yaşın altı sağlıklı bir insansanız genellikle sohbet ede ede gezer gibi yürümenin bir faydası yok, evet, keyif için böyle yürüyebilirsiniz, biraz kalori de gider ama o şey spor değil, "diyet yapıyorum, ay spor da yapıyorum ama yine kilo alıyorum" diyorsanız spor olarak yaptığınızı da bir gözden geçirmekte yarar var, bu konuda kendimizi kandırmamak lazım, sürekli kilo almayı göze almış ama buna bahane arıyorsanız o başka tabi :-).
-
bkyavas
13 June 2015 (15:15:38)@heidi Ya bizim oralara uğramıyorlar ya da ben hiç denk gelmedim sütçüye.
@omp "Egzersizi bırakmak" diye bir şey var mı? :-) Eski yeme alışkanlığına dönüp, egzersizi bıraktığınızda direkt kilo alırsınız, baskülün ibresi roket gibi eski kilonuzun 3-5 fazlasına gider... Egzersiz asla kilo vermek için değil, egzersiz sağlıklı kilo vermek, sağlıklı kalmak için :-)
Belirttiğiniz kopyala/yapıştır'a katılıyorum (ama biraz abartılı buluyorum, her gün 2 saat/gün kilo verirken bile sağlıklı bir spor şekli değil, bunu yazanın hiç yürüyüş yapmamış olabileceğini veya yürüyüş dediği şeyin başka bir şey olabileceğini düşünüyorum, insanları korkutup diyetten caydırıcı olmamaya dikkat etmek gerekiyor).
Naçizane bir ekleme; Spor daima verdirdiği kalorinin üstünde bir etkiye sahip. Metabolizmanızı yükseltiyor, solunum ve kan dolaşımı yolu ile sağlığınızı koruyor. Kaslarınız çalıştığı için ağırlığınız artsa bile bu kastan dolayı oluyor, daha çok kas daha çok yağ yakmak anlamına geliyor.
Ancak şu da var ki aldığınız gıda "kilo vermede ve orada kalmada" her zaman spordan daha yüksek bir etkiye sahip. Abartılı yeme alışkanlığınız varsa günün büyük bölümünü sporla geçirmeniz gerekir. Neden? Bütün gün uyusanız bile 2000-3000 kilokalori harcıyorsunuz, ortalama bir saatlik spor ise bunun %10'u kadar kalori harcatıyor. Bu nedenle kilo dengesinde bir dilim börek bir saatlik yürüyüşünüzü (eğer salına salına yürüyorsanız) alıp götürür. Yani öncelikle mütevazi yeme alışkanlıklarını kazanmak gerekiyor.
Önceki kilomdayken (şu andaki kilom +30kg) dışarıda yenen şeyleri 1.5 porsiyon yiyordum, artık öyle bir şey yok, çok lüzumsuz bir yeme alışkanlığı, böyle bir aptallığı niye yaptığımı ben de bilmiyorum. Karın şişince doymuş olmak kavramını "ömür boyu" bıraktığınızda önemli bir adım atmış olursunuz.
Ben kimseye bilinen liste diyetini önermiyorum. Çünkü onun bir sonu var. Bu sitedeki kalori hesaplama olanağının özellikle bazı alışkanlıkları kazanmakta önemli bir araç olduğu görüşündeyim. Burada ne kazanıyorsanız, o bize ömür boyu lazım olacak, kilo verdim şimdi hoooop tekrar yukarı, in çık in çık, büyük konuşmayayım, ama bu konuda ne yapıyorsam, bunun biraz daha rahatı ömür boyu olacak.